Teknolojinin gelişip sınırları kaldırmasıyla milletler arası her türlü etkileşim hızlanarak artmıştır ve bu etkileşimler daha da artarak devam etmektedir. Kültürel alandaki etkileşim de bu alış verişin arasında önemli bir yere sahiptir. Bireyler diğer kültürlere merak salmış ve meraklarını giderebilmek için diğer toplumların edebiyat ürünlerini inceleyerek bu toplum hakkında fikir sahibi olmaya çalışmışlardır. İşte bu noktada bireylerin yardımına çevirmen koşacaktır. Çevirmen, öteki toplumdaki edebi ürünleri en iyi şekilde sunarak edebi çeviri yapacaktır.
Edebi çeviriler ilk olarak Rönesans Dönemi?\'nde eski Yunan kaynaklarının Avrupa dillerine çevrilmesiyle yapılmış olduğunu söyleyebiliriz. Eski Yunan kaynaklarındaki özün ve ışığın kaybedilmeyerek yansıtılması Avrupa?\'nın tam anlamıyla yeniden doğmasında çok büyük bir rol oynar. bu rolün yaratıcısı da çevirmendir. Çünkü onlar skolastik düşüncenin kol gezdiği orta çağ Avrupa?\'sındaki kilise öğretilerine inanmamış, kitabi bilgileri ilk elden kendileri çevirip büyük bir hareketin başlangıcı gerçekleştirmişlerdir.
Edebi çeviri, diğer çeviri türleri arasında en zor olanıdır. Edebi çevirilerin çeşitli unsurları vardır. Bu unsurların en önemlisi, çevirmenin hedef ve kaynak dilleri mükemmel olarak bilmesinin yanı sıra hedef ve kaynak dillerin kültürlerinin de çok iyi bilinmesinin gerekliliğidir. Eğer çevirmen bu kültürler arası bağı kuramazsa başarılı olmasına imkan yoktur. Diğer bir unsur ise çevirmenin, çevirisini yaptığı eserin sahibi olan sanatçıyı (şair, yazar, oyun yazarı vs.) çok iyi tanımasının gerekliliğidir. Çevirmen sanatçıyı tanımazsa, yazarın eserlerinde yansıtmak istediği duygu ve düşünceyi özümseyemezse, yani sanatçının söyledikleriyle ne anlatmak istediğini bilmezse bunu aktarabilmesine imkan yoktur. Bunlara ek olarak çevirmen çevirisini yapacağı metnin ( şiir, roman, oyun vs.) ruhunu ve özünü de hedef dile ulaştırabilmelidir. Eğer bunu yapamıyorsa çevirdiği eser edebi eser olmaktan uzaklaşıp kullanmalık bir metine dönüşecektir. Bunları dışında edebi çeviride önemli olan bir nokta daha vardır. O da şekli çevirebilmektir. Şekil çevirisinden kastımız, çevirmenin orijinal metinde bulunan uyak, ölçü gibi unsurları da hedef dile yansıtmasıdır. Bu unsurlar eserin anlaşılmasında kilit rol oynadığından çevrilmeleri zorunludur. yani edebi çevirilerin olmazsa olmazlarındandır. Tanımladığımız tüm unsurlar edebi eserin bütünlüğünü oluşturan parçalardır. Bu parçalar ne kadar iyi özümsenirse edebi çeviri o ölçüde başarılı olur.
Sonuç olarak; edebi çeviri, çeviri türleri arasında en fazla kabiliyet gerektirenidir. Kötü yapıldığında ilaç reçetesinden farksızdır fakat iyi yapıldığında ise bir toplumu karanlıktan aydınlığa çıkaracak itici bir güç bile olabilir.